adscode
adscode

Erzurumda CHP var mı ki çırpınıyorsunuz

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Akit Medya Grubunun bulunduğu binadaki yangın için bir geçmiş olsunu çok görüyor ama İBB adına yapılan tüm etkinlikleri

Hepsini arşivliyorum..

İyi ki arşivliyorum..

Bu kapsamda görüyorum ki, İBB sanki Ekrem İmamoğlu’nun şahsi şirketi imiş gibi, piar çalışmalarını yapıyor..

Oysa İBB bir kamu tüzel kişisi..

Kamu tüzel kişiliği ile ilgili Ekrem İmamoğlu’nun çalışmalarını, kamuoyuna tanıtabilir.. Duyurusunu yapabilir.

Fakat Ekrem İmamoğlu’nun şahsi işleri ile ilgili duyuruları, kamu tüzel kişiliği olan İBB’nin yapması, hukuken de, vicdanen de, ahlaken de mümkün değil..

Ama Ekrem bu..

Kamu tüzel kişiliğini, şahsi menfaati için kullanıyor..

Anadolu’daki tüm etkinliklerini, kamu tüzel kişisi olan İBB’nin mailinden gönderiyor.

Hatta Anadolu’daki gezileri bile, İBB çalışanları ile birlikte düzenliyor, masrafları yapıyor..

Ama Erzurum mitingi diye kamuoyuna yutturmaya çalıştıkları organizasyonun İBB mailinden atılmış halini görünce, Ekrem beyin resmen suçüstü olması oldu..

İstanbul mitingi için, İBB’nin kurumsal mailinden atılan bilgilendirmede, açıkça, “Millet Buluşması Büyük İstanbul Mitingi EKREM İMAMOĞLU Canlı Yayın Kaydı: https://we.tl/t-RNhGn4Y9ZT” deniliyor..

Miting olduğu belirtiliyor..

Peki, Erzurum için aynı kelimelerle bir mitingden bahsediliyor mu?

İBB mailindeki ifadeyi aktarayım, siz değerlendirin:

“Değerli basın mensupları, İBB Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Ekrem İmamoğlu’nun 7 Mayıs Pazar günkü programını ilginize sunarız.

....

18.00 Erzurum Halk Buluşması programlarını aşağıdaki frekanstan takip edebilirsiniz.”

Bizzat İBB, mitingden değil, buluşmadan bahsediyor..

Anlaşılan o ki, muhterem Erzurum’a gittikten sonra, Cumhurbaşkanı İttifakı’nın İstanbul mitinginin büyüklüğünü gördükten sonra, “Ne yapayım, ne yapayım” diye düşünmüş ve kavga çıkartmak için, “buluşma”yı, “miting”e dönüştürme kararı almış..

Emniyet, “Böyle ayaküstü miting olmaz. Ama yine de illa yapacaksanız, miting için ayrılan alanımız şurası” deyince..

Ekrem İmamoğlu, “tamam, kavgayı başlatabiliriz” deyip, sahneye çıkmış..

Hani CHP’nin gücü olan bir ilden bahsediyor oluruz..

“Ayak üstü gidip, miting de düzenlenebilir, bir potansiyeli var” deriz..

Ama bakıyoruz ki, CHP’nin Erzurum’da bir gücü yok..

Öylesine yok ki..

Cumhurbaşkanlığı seçiminde, Tayyip Erdoğan % 72.3 oranında oy alırken, CHP’nin adayı Muharrem İnce’nin oyu, % 9.9’da kalmış..

7’de 1’den bile az, sizin anlayacağınız..

Peki, 2018 milletvekili seçimlerinde oylar nasıl dağılmış?

Cumhurbaşkanı İttifakı’nın oy oranı % 73.3..

Millet İttifakı ise, % 14.3..

Daha ilginci..

CHP’nin milletvekili seçiminde oy oranı sadece % 4.4..

Yanlış okumuyorsunuz..

Millet İttifakı’nın içindeki AK Parti’nin tek başına oy oranı % 54.8 iken..

CHP’nin Erzurum’daki oy oranı, AK Parti’nin 13’te 1’i..

Ama ilginç bir durum daha var.

Hani “ittifak yapmıyoruz” dediler ya..

Hani “aynı masada değiliz” dediler ya..

PKK’nın uzantısı HDP’nin Erzurum’daki oy oranı, CHP’nin tam üç katı: % 12..

İşte kavga da, HDP’lilerden çıkıyor..

Daha doğrusu, 2018 milletvekili seçimlerinde, AK Parti 5, MHP 1, İP 1 milletvekili çıkarmış ya..

HDP, İP’ten (% 8.18) fazla oy aldığı halde milletvekili çıkaramamış. İP ise, CHP’nin oyları da kendisine eklendiği için milletvekili çıkarmış ya..

Bu karışık tabloda rol üstlenmeye çalışan Millet İttifakı’nın mensupları ile HDP arasındaki tartışmalar, bir gövde gösterme yarışına ihtiyaç doğurmuş..

Ve Ekrem İmamoğlu öncülüğünde, provokasyonun kralına imza atılmış..

Ekrem İmamoğlu bu..

“Beni konuşturmuyorlar” diyorsa, siz tam aksinin yaşandığından emin olabilirsiniz..

“Liyakat” diyorsa, kadrolaşmanın kralını hayata geçireceğinden emin olabilirsiniz..

Manşetimizde yer alıyor..

İtfaiyedeki kadrolara CHP yandaşlarını nasıl getirdiği, ayan beyan ortada.

İtfaiyede onbaşı, çavuş yardımcısı, çavuş diye hiyerarşik silsile giderken..

Ekrem İmamoğlu’nun başkanlığa seçilmesi ile birlikte, onbaşılıktan çavuşluğu bile atlayıp, yandaşların çoğu ekip amirliğine sıçrarken..

Belki de kadrolaşmayı en net şekilde gösteren, “çavuş”ların onbaşılığa düşürülmesi olayları bile yaşanmış..

Onbaşıyı, çok çok başarılı deyip, haydi yardımcılığı atlatıp, çavuşluğa getirdiniz de..

Çavuş için tenzili rütbeyi, disiplin soruşturma olmaksızın, nasıl becerdiniz!

Ekrem İmamoğlu bu..

Çavuş’u onbaşı yapar..

“Halk buluşması” der, “miting”e çevirir..

Ortada saldırı yok iken, çırpınır, sağa saldırır, sola saldırır, hatta imkan bulsa idi, kendini yerden yere atardı, “Bize saldırıyorlar” der..

Ve sonunda amacına ulaşır..

Küçük bir grubunu yaptığı protestoda, adeta kendi kitlesine “Ne duruyorsunuz, protestoyu fırsata dönüştürün.. Taş atın” dercesine.. “Size atılan taşları siz onlara atmayın” diyerek, provokasyonun kralına imza atar..

İstanbul Ekrem İmamoğlu’nu tanıdı.

Geç tanıdı ama tanıdı.

Sıra Türkiye’nin tanımasına..

İnşallah geç kalmadan..

İlk Yorumu Siz Yapın

Gönder